DUYURU

Açıklamalar

Değerli Arkadaşlarım;

2021 ve 2022 yıllarındaki maaş artışları ve gerçekleşen enflasyon çerçevesinde Devlet memurları ciddi kayıplar yaşamıştır. TÜİK enflasyon oranlarını, toplu sözleşmelerdeki memur maaş oranlarını ve gerçekleşen memur maaş artışlarını birlikte hatırlayalım, birlikte karşılaştıralım, sonuçlarını birlikte değerlendirelim.

Malum olduğu üzere 2021 yılı memur maaş artışlarını içeren5’inci Dönem Toplu Sözleşme müzakerelerinde yetkili konfederasyonun masadan kalkarak meydanı Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna bırakmıştı. Hakem Kurulu damemurlar için 2021 yılı için %3 + 3 maaş artışı öngörmüştü.

TÜİK tarafından2021 yılı TÜFE oranı% 36,08 olarak belirlenmiş, memurlara Ocak 2021 ayında enflasyon farkı dahil %7,33, Temmuz 2021 ayında ise enflasyon farkı dahil %8,45 maaş artışı verilmişti.

Gelelim 2022 yılı verilerine. 2022 yılı memur maaş artışları 6’ncı Dönem Toplu Sözleşmeye dahildi. 6’ncı Dönem Toplu Sözleşme,yetkili konfederasyonile hükümetarasında Ağustos 2021 ayı içerisinde imzalanmış, 23 Ağustos 2021 tarihinde Resmî Gazetede yayımlanmıştı. 6’ncı Dönem Toplu Sözleşmeye göre, 2022 yılı için %5 + 7 memur maaş artışı öngörülmüş, hükümette Ocak 2022 ayına %2,5 ekleme yapmıştı.

TÜİK tarafından 2022 yılı TÜFE oranı%64,27 olarak belirlenmiş, memurlara Ocak 2022ayında enflasyon farkı dahil % 30,50, Temmuz 2022 ayında ise enflasyon farkı dahil %41,69 maaş artışı verilmişti.

Şimdi bu verilere göre, 01 Ocak 2021 tarihindeki 1000 TL’nin, 31 Aralık 2022 tarihinde ne olduğuna bir bakalım.

1000 TL, memur maaş artışlarına göre 2152,3 TL, yıllık enflasyon oranına göre 2235,4 TL olması gerekiyor. Üç aşağı beş yukarı birbirine yakın gibi gözüküyor. Ancak, en düşük memur maaşında dahi aylık yaklaşık 850 TL, yıllık yaklaşık 10.000 TL kayıp oluşuyor. Bunu da gözden kaçırmamak gerekiyor. Ayrıca, maaş artışları altı ayda bir yapıldığı için, örneğin 2022 yılı ilk altı ayında memurlar ortalama 1,15 maaş kaybetmişlerdi.

Bu verilere göre, Devlet memurları zam ve refah payı almamış, sadece TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranında artış almış gözüküyor.

Değerli Arkadaşlarım;

Şimdi başka bir konuyu gelelim,birkaç gün önce açıklanan “Ülkenin Büyüme Oranına”

Ülkemiz, TÜİK verilerine göre 2021 yılında%11,4, 2022 yılında ise %5,6 oranında büyümüş gözüküyor.

Ülkenin ekonomik büyümesi, vatandaşların daha refah içerisinde yaşaması demek aslında.

Biz de öyle midir? Bir bakalım.

Ekonomi büyümüş, biz Devlet memurları enflasyon oranı kadar büyümüşüz, yani yerimizde saymışız, ülkenin büyümesinden yani refahtan pay alamamışız. Bu ne demek derseniz,Gayri Safi Yurt İçi Milli Hasıla içindeki payımız basit bir hesapla 2021 ve 2022 yıllarında toplam %17,96 küçülmüş.

Yani, ülke büyüyor ama büyüyen memurlar değil…

Şimdi bir de Şubat 2023 ayı açlık ve yoksulluk sınırlarına bakalım.

TÜRK-İŞ Şubat 2023 ayı için, dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarınıyani açlık sınırını 9.425,15 TL, gıda harcaması ile giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarını yani yoksulluk sınırını 30.700,83 TL olarak açıkladı.

Başka bir veriye daha bakalım.

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığının yayımladığı “Türkiye Ekonomisinde Haftalık Gelişmeler ve Genel Görünüm 24 Şubat 2023” başlıklı raporunda yer alan “Seçilmiş Ücret ve Aylıklara İlişkin Bazı Göstergeler” tablosunda, En Düşük Memur Maaşı 10.441,9 TL, Ortalama Memur Maaşı ise 12.200,5 TL olarak gösterilmiş.

Bu verilere baktığımızda, en düşük memur maaşının açlık sınırının bir tık üstünde, ortalama memur maaşınınise yoksulluk sınırının yarısının da altında olduğunu görüyoruz.

2023 yılından da bahsetmeden geçmeyeyim.

6’ncı Dönem Toplu Sözleşmeye göre, 2023 yılı için %8 + 6 memur maaş artışı öngörülüyor.

2022 yılı ikinci altı aylık dönemin enflasyon farkı %8,48 olarak belirlenmiş, toplu sözleşmenin belirlediği %8 artış ile birlikte bu oran 16,48’e yükselmiş, hükümet memur maaş artışını %25 olarak belirlemiş, bir gün sonra da %30 olarak güncellemişti. Yani, %13,52 ilave artış yapılmıştı.

TÜİK tarafından Ocak 2023 ayı enflasyon oranı %6,65, Şubat 2023 ayı enflasyon oranı % 3,15 olarak açıklandı. Toplamda %10,01.

Daha Şubat ayında toplu sözleşmenin öngördüğü artış eridiği gibi ilave artış ve 2022 yılı enflasyon farkına da şimdiden girdik.Mart, Nisan, Mayıs ve Haziran’da çıkabilecek enflasyonun etkilerini düşünemiyorum…

Alım gücü konusuna hiç girmiyorum. İliklerimize kadar hissediyoruz zaten. Yani, her şey ayan beyan ortada…

Değerli Arkadaşlarım;

06 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen ve asrın felaketi olarak nitelendirilen ve bizleri acılara boğan depremler ve etkilerinden de bahsetmek istiyorum.

Depremlerin, ülkemiz ekonomisi ve bütçeye getireceği mali yükler dikkate alındığında, ekonomik dengelerde olabilecek değişiklikleri ve ücretlilere olabilecek etkilerini az çok hepimiz kestirebiliyoruz. Bu işin üstesinden hep birlikte geleceğimizi, yaralarımızı birlikte sarabileceğimizi biliyoruz.

Ancak, ücretlerimiz ve alım gücümüz olması gerektiği gibi olsaydı, bu birlik gününde zorlukların üstesinden daha kolay kalkmaz mıydık? Desteğimiz daha da artmazmıydı?

Değerli Arkadaşlarım;

Bu ekonomik durum ve göstergeler çerçevesinde, şimdi gelelim en önemli sorulara…

1- Memurlar neden açlık sınırında?

2. Memurların alım gücü neden düştü?

3- Refah payım nerede?

4- Memurlar açlık sınırına mahkûm olmayı hak ediyor mu?

5- Toplu sözleşmenin amacı ve sonucu neden farklı oluyor?

6- Toplu sözleşmeler ne işe yarar?

7- Bu durumun müsebbipleri kimler?

8- Hal böyle iken, müsebbiplerin yüzü hiç kızarmaz mı?

9- Peki, memur ne yapmalı?

Son söz; kayıpları gidermek için, "memurlara acilen %17,90 ila %20 oranında seyyanen zam yapılması şart olmuştur."

Saygılarımla…

Tuncay CENGİZ
SAVDES-SEN Genel Başkanı

© 03.03.2023

 

Stil Değiştirici

12 Adet Tanımlanmış Renk Kaplama Üst Çubuk Rengi