duyuru

Açıklamalar

TOPLU SÖZLEŞMENİN HİÇ BİR HÜKMÜ KALMAMIŞ, ÜLKEDE UCUZ KALAN TEK ŞEY ÜCRETLERİMİZ OLMUŞTUR

2022 yılı enflasyon rakamları altında ezilen ve yok olan 6’ncı Dönem Toplu Sözleşmenin hiçbir hükmü kalmamıştır. Bu nedenle de, 2023 yılında memur maaşları ve emekli ikramiyelerine piyasa koşullarına göre ciddi bir balans gereklidir, bu yönde ciddi bir düzenleme yapılması şarttır.

6’ncı Dönem Toplu Sözleşme çerçevesinde, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından web sayfasında yapılan açıklamada, en düşük memur maaşının 8.032 TL, ortalama memur maaşının ise 9.385 TL olduğu kamuoyuna duyuruldu.

Aynı şekilde; TÜRK-İŞ tarafından 30 Kasım 2022 tarihinde yapılan açıklamada, dört kişilik bir ailenin Kasım 2022 ayı açlık sınırı 7.785 TL, yoksulluk sınırı ise 25.365 TL olduğu, TÜİK tarafından 05 Aralık 2022 tarihinde açıklanan Kasım 2022 ayı ÜFE oranı % 2,88, yıllık ÜFE oranı %84,39 olduğu duyuruldu. Ayrıca, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından 2023 yılı "Yeniden Değerlendirme Oranı" %122 olarak açıklandı.

2022 yılı ilk altı aylık enflasyon oranının %42,35 olmasına rağmen, Temmuz 2022 ayında memur ve emeklilerine %41,69 oranında maaş artışı sağlandığı ve ilk altı aylık dönemde her bir memurun 1,15 maaş kaybına (8.032 TL en düşük maaş alan bir memur 9.232 TL maaş kaybı yaşamıştır.) uğradığı dikkate alındığında, toplu sözleşmenin “mali hak iyileştirmesi amacının mali hak gaspı haline dönüştüğü” kaçınılmaz bir gerçektir.

Her şeyin fiyatı artarken, ucuz kalan sadece emeğimiz ve alın terimizdir.

Memurlar ve emeklileri alım gücünü tamamen kaybetmiştir. 1’nci derece ve 30 yıl hizmet üzerinden emekli olan üniversite mezunu bir memura reva görülen 300.000 TL civarı emekli ikramiyesi ile başımızı sokacağımız kenar semtlerde küçük bir ev alınması bir yana bu evin balkonunun dahi alınması neredeyse imkânsız olmuştur. Bu konuda derdimiz çok büyüktür.

Bu nedenle, geçerliliğini ilk günden yitirmiş toplu sözleşme hükümleri bir kenara bırakılarak 2023 Ocak ayında, memur ve emeklilerinin ücretlerinde piyasa ile dengelenme sağlanmalı, ciddi bir balans ayarı yapılmalı, bu çerçevede ücret sistemi sil baştan yeniden düzenlenmeli, oransal artışlar kaldırılmalı, bu amaçla;

✓ En düşük memur maaşı yoksulluk sınırı olarak belirlenmeli, taban aylığı, aile ve çocuk yardımı, iş güçlüğü ve temininde güçlük zammı piyasa rayiçleri ile güncellenmeli,

✓ Daha önce, 1994 ila 2005 yılları arasında ödenen “Lojman Tazminatı” yeniden ihdas edilmeli, lojmandan faydalanmayan tüm memurlara piyasa rayiçlerine göre yeniden ödenmesi sağlanmalı,

✓ Emekli olacak memurlara, emekli ikramiyesinin yanında, TOKİ’nin 100 m² konut maliyeti kadar “Konut İkramiyesi” verilmeli,

✓ Üretimden gelen hakkımızın karşılığı olarak, tüm Devlet memurlarına yılda dört defa tam “ikramiye” verilmeli,

✓ Büyükşehirler, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri ve kalkınmada öncelikli bölgelerin teşvik edilmesi amacıyla, “Büyükşehir Puanı” ihdas edilmeli, mevcut “Kalkınmada Öncelikli Bölge Puanları” ve “Kritik Bölge Tazminatları” günün rayiçlerine uygun hale getirilmeli ve bu tazminatlar Devlet memurları dâhil tüm kamu çalışanlarına ödenmelidir. Sonuç olarak, piyasa verileri ve yeniden değerleme oranı ayan beyan ortada iken, piyasa koşullarına göre ucuz kalan emeğimiz ve alın terimizin değerini ve karşılığını bulabilmesi ve ücretlerimizin açlık sınırından uzaklaşabilmesi için, yukarıda belirttiğimiz düzenlemelerin yapılarak ücretlerde piyasa ile dengenin sağlanması ve memur ve emeklilerinin alım gücünün yükseltilmesi şarttır. Sayın Cumhurbaşkanımızdan, hükümetten ve tüm siyasilerden temel beklentimiz bu yöndedir.

Saygılarımla.




Tuncay CENGİZ
SAVDES-SEN Genel Başkanı

© 05.12.2022

 

Stil Değiştirici

12 Adet Tanımlanmış Renk Kaplama Üst Çubuk Rengi